11 Aralık 2014 Perşembe

Kuru Kuru Temizlemek - Bölüm 1

KURU KURU TEMİZLEMEK
Bölüm 1: Ekonomik Göçler ve Etkileri

Bekir Yücel 36 yaşındaydı. Karısı ve çocuklarına bakabilmek umuduyla Almanya'da inşaat işçisi olarak çalışmaya başladı. Biraz çalışıp para kazanacak, daha sonra ailesini de Alman vatandaşı yapacaktı. Mutlu hayat hayalleri Almanya'da kaldığı dairede, Almanya'daki ilk gününde sona erdi. Çok kötü kakası geldiği için sağlam sıçan Bekir, elini aşağıya doğru götürdü. Orada bir hiçlik hissetti. Şok olmuştu! "Hassiktir amına koyayım." dedi içinden. Bekir taharet musluğu bulamadı. Huzursuzluk içinde tuvalet kağıdını kıçına soktu, soktu, soktu. Kıçını kuru kuru temizleyerek evinden çıktı, taksi çağırdı. Taksiciye "Gehen!" diyerek caddelerde tesisatçı aradı. Sonunda Hockerheim adında bir tesisatçı buldu. Bekir bulduğu tesisatçıdan Almanya'da taharet musluğu satılmadığını öğrendi. Ailesini aradı, taharet musluğu istedi onlardan. Kargo ile taharet musluğunu aldı ve eve götürüp kargoyu açtığı anda eve gelen taharet musluğu parçalanarak yok oldu. Bir anda toz olup kaybolmuştu. Bu daha da büyük şoktu. "Almanlar yenilince biz de yenilmiş sayıldık." diye düşündü Bekir hüzünle. Tekrar taksiye bindi. Tekrar taksiciye "Gehen!" dedi. Tekrar tesisatçıya döndü. "Burada hiç taharet musluğu yok, aynı zamanda Almanya'ya da sokamıyorum." dedi Bekir kel kafasını sıvazlayarak. "Neden böyle oluyor lan?!"
Bekir çok sinirlendi, satıcı adamın suratına sert bir yumruk çaktı. Satıcı "Nicht. Yapma nicht. Ich hab çocuk üç tane, Ich hab karı bir tane!" tepkisi verdi Bekir'e yediği acı verici yumruğun etkisi altında. Satıcı "Ben biliyorum! Versteh auf! Scheiße! Stein!" diyerek devam etti. "Ztein yok mu lan ztein!"
Yerden taştan Roma tuvaleti alarak fırlattı Bekir'e doğru. Bekir taş tuvaleti havada kapıp adama geri fırlattı, adamın suratı dağıldı, kafası çok kötü yarıldı, acılar içinde yere yığıldı. Kanlar falan aktı. Kanlardan oluşan yazıda Almanca olarak "Taharet kemerini bulabiliyorsan eğer, bul!" diyordu. Taharet Türkçe, diğer kelimeler Almanca idi. Bekir biraz Almanca bildiği için anladı.
Bu arada Bekir'in kafasının üstü kel, yanları saçlıydı. Mavi-beyaz çizgilerden oluşan V yakalı bir kazağın altına Adidas eşofman giyerdi genelde. Ayakkabılarını Kardeşler Kundura'dan alırdı Türkiye'de yaşarken, Almanya'da ise Biraderler Kundura adındaki bir yerden alıyordu. Satıcının ismi Günter Münter idi. Kahverengi bir palto giyiyordu, paltonun sağına yeşil arkaplanın içine beyaz renkli bok simgesi işlenmişti. Artık ölüydü o, ölülerin arkasından betimlenmez çok ayıp.
Bekir Google'a "Taharet Kemeri" yazdı ve bu kemerin Kızılderililer tarafından yapıldığını, bir anıt mezarın içine ölen şefle birlikte gömüldüğünü, anıt mezarın yıkılıp McDonalds yapıldığını öğrendi. Bekir inşaat işçiliğinden elde ettiği ilk maaşıyla ucuza San Francisco bileti buldu ve ABD'ye vardı.

DEVAM EDECEK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder